MFA: FW25 sizin için neyi ifade ediyor?

Yasemin: FW25 benim için bir durgunluk ve derinleşme dönemi. Moda dünyasının hızlı ritminde, sessiz bir güç arayışı… Bu koleksiyon, görünür olmaktan çok “var olma” halini anlatıyor. Kumaşların dokusu, formların sadeliği, bütün o dingin zarafet aslında içsel bir sessizliği temsil ediyor.

MFA: FW25 için ilk ilham nereden geldi?

Yasemin: İlhamım bu kez kadınların zırhlarından geldi. Güçlü görünmekle kırılgan olmayı birleştiren o ince çizgi… Hem koruyan hem özgürleştiren dokular, maskülen formlarla yumuşak dokunuşların dengesi. Bu koleksiyonun çıkış noktası buydu: Gücün sessiz ama çok net olduğu bir alan yaratmak.

MFA: Kadınların bu koleksiyonu giyerken nasıl hissetmelerini istiyorsunuz?

Yasemin: Kendine ait, huzurlu, net. Kıyafetle yarışmayan ama onun içinde kendini daha çok hisseden bir kadın hali. “Benimle uyumlu, beni anlatıyor” diyebileceği bir özgüven hali.

MFA: Muse For All’un kadınlara “kendini iyi hissettirme” felsefesini hep vurguluyorsunuz. Bir kadının üzerindekinin güzelliğiyle değil, onun içindeki enerjisiyle fark edilmesi sizin için ne ifade ediyor?

Yasemin: Bir kadının enerjisi kıyafetten daha güçlü bir şey. Stil, bunu dışa vuran bir dil sadece. Kıyafet, içindeki dengeyi, gücü, huzuru anlatmanın bir yolu. Gerçek zarafet, içsel bir ışıktan geliyor ve onu kimse senden alamaz.

MFA: Sizce giyinmek bazen kendimizi koruma, bazen de kendimizi kutlama biçimimiz mi?

Yasemin: Kesinlikle ikisi de. Giyinmek bazen bir zırh, bazen bir davet. Bazen “bugün kendimi koruyorum”, bazen “bugün dünyayı kucaklıyorum” diyorsun. Moda, bu iki duygunun arasında bir denge kurmakla ilgili.

MFA: Muse For All’u kurduğunuzdan bu yana kreatif vizyonunuz nasıl evrildi?

Yasemin: Başta daha sezgisel ilerliyordum, artık çok daha bilinçli bir vizyon var. Zamanla fark ettim ki, sadelik de bir cesaret. Artık “daha az”ın gücüne inanıyorum. Her koleksiyonla birlikte Muse For All’un dili daha net, daha zamansız bir hale geliyor.

MFA: Muse For All'u bir “dil” olarak tanımlıyorsunuz. Bununla neyi kastediyorsunuz?

Yasemin: Muse For All sadece bir marka değil, bir anlatım biçimi. Kadınların kendi hikâyelerini giyimleriyle anlatmalarına alan açan bir dil. Her dikiş, her form bir duyguyu taşıyor. O yüzden “moda” değil, “ifade” diyorum.

MFA: Peki, her koleksiyonda “işte bu benim” dediğiniz o imza detay nedir?

Yasemin: Net çizgiler, ama içinde her zaman bir yumuşaklık. Güçlü bir omuz hattı, zarif bir düşüş, dokununca hissedilen kalite… Her koleksiyonda o denge var: Güçlü ama sessiz.

MFA: Marka için sırada ne var?

Yasemin: Uluslararası büyüme sürecindeyiz. Muse For All artık sadece Türkiye’nin değil, global kadının da dili olmaya hazırlanıyor. Daha fazla ülkede, daha fazla kadına ulaşacağız. Ama öz aynı kalacak: Sessiz lüks, güçlü kadın.